Orhan Veli'nin kız kardeşi Füruzan Yolyapan
bir röportajında anlatıyor..
“Orhan Veli, futbolu çok severdi. Koyu Galatasaraylıydı. Formaları ve bir sürü sarı-kırmızı çorapları vardı. Sokakta ayağına
taş ya da başka bir şey gelmesin, hemen vururdu. Bu yüzden ayakkabılarının uçları
hep aşınmıştır.”
"Şişli’ye yeni taşınmıştık. Bir gün misafirler de vardı, oturuyorduk. Birden kayboldu ortalıktan. Ben balkona sigara içmeye gittiğini tahmin ettim. Yanına gittim. Üzerinde beyaz çizgili
bir gömleği vardı. Babam sigara içtiğini biliyordu. ‘Ağabey, buna bir son vermelisin,
gel içeride iç, babam biliyor’ dedim.
Bana bir sarıldı,
‘Fırfırcığım, babamın 3 günlük ömrü kaldı,
onu kırmaya değer mi?’ dedi. 3 gün sonra da kendisi öldü. "
Ne acıdır ki bazen evlatlar babalarından önce göçer, öyle olacağını tahmin bile etmeden.
“Biliyorum, kolay değil yaşamak, ama işte,
bir ölünün hâlâ yatağı sıcak, birinin saati
işliyor kolunda. Yaşamak kolay değil kardeşler. Ölmek de değil. Kolay değil bu dünyadan ayrılmak. ”
Orhan Veli KANIK Ölüm Yıldönümünü
Anısına Saygıyla ( 14-Kasım-1950)