Einstein, Princeton Üniversitesi’nden trene bindiği bir gün



Einstein, Princeton Üniversitesi’nden trene bindiği bir gün, bir bilet kontrol görevlisi vagona girip yolcuların biletlerini kontrol etmeye başladı.
Einstein’a geldiğinde, o hemen ceketinin ceplerinde biletini aramaya başladı ama bulamadı.
Sonra pantolonunun ceplerine baktı, küçük el çantasını karıştırdı ama yine sonuç yoktu.
En sonunda yanındaki koltuğa eğilip oraya bakmaya başladı…

Bunu gören kontrol görevlisi gülümseyerek dedi ki:
— Doktor Einstein, kim olduğunuzu biliyorum. Buradaki herkes sizi tanıyor. Bileti aldığınıza eminim. Hiç sorun değil.

Einstein başını sallayarak teşekkür etti. Görevli diğer yolcuların biletlerini kontrol etmeye devam etti.
Ancak bir sonraki vagona geçmek üzereyken, Einstein’ın hâlâ dizlerinin üstünde, koltuğun altına bakarak biletini aradığını fark etti.

Şaşkınlıkla geri dönüp ona şöyle dedi:
— Size söyledim ya, hepimiz kim olduğunuzu biliyoruz. Lütfen biletinizi boş verin, sorun değil!

Einstein kafasını kaldırdı, ona baktı ve şöyle cevap verdi:
— Teşekkür ederim, delikanlı. Ben de kim olduğumu biliyorum. Ama bilmediğim şey şu: Nereye gittiğim! O yüzden biletimi bulmam gerekiyor!

Bu kısa hikâye, sadece zekice bir espri değil, aynı zamanda hedefini unutan bir dâhinin sade ve dürüst yaklaşımını da gösteriyor.

Mehmet Ali Arslan, Name Gazetesi Haber Blog
Daha yeni Daha eski

İletişim Formu