‘YAZIYOR YAZIYOR’ DİYE BAĞIRAN
GAZETECİ ÇOCUK
Çoğunuz görmüşsünüzdür..
Bu fotoğraf, gazetecilik tarihinin en bilinen fotoğraflarından biridir..
Yıl; 1958.. Yer; İstanbul Küçük Ayasofya’da Şehit Mehmet Paşa Sokağı..
O ve sonraki yıllarda genellikle sabahları, gazeteler böyle sokaklarda satılır, abonelere kapılarına kadar gidilerek elden ulaştırılırdı. Hemen öyle adım başı gazete bayi olmadığı ya da uzak olduğu için gazete satıcılarının yolları gözlenirdi. Gazete yaşamımızın çok önemli bir parçasıydı.
Bu fotoğraftaki gibi; bir çocuk, elindeki gazetelerle, “yazıyooor” diye bağırarak koşturuyor.
Arkada 1950 model bir Playmouth marka otomobil, cumbalı evler..
O çocuk, yıllardır zihnimize bu haliyle kazındı.
O çocuk, 62 yıldır büyümeden belleğimizde kaldı.
Fotoğraf; Babıali’de dönemin ünlü foto muhabiri Hilmi Şahenk’e ait..
Usta gazeteci tek kareyle o anı ölümsüzleştirmiş..
Fotoğrafı çeken belli de, o gazete satan çocuk kimdi..
Yıllarca sır olarak kaldı..
Ta ki, tam 40 yıl sonra 1998’de fotoğrafını Hürriyet Gazetesi’nde görene kadar..
Fotoğraftaki çocuk, 1949 doğumlu marangoz Hayrettin Baş..
Fotoğrafı, henüz 9 yaşındayken evlerinin yan sokağında çekilmiş..
Hayrettin Baş fotoğrafı çekeni, “krem trençkotlu, fötr şapkalı, kocaman fotoğraf makineli” diye hatırlıyor. Anlatıyor:
“Babam bir radyocunun yanında marangozdu. Radyoların ahşap bölümlerini yapardı. Ben de yanında çalışır, radyolara vernik sürerdim. Kadırga İlkokulu’na gidiyordum. Boş zamanlarımda da gazete satardım.
Bana 30-35 kuruş verirlerdi. O da bir ekmek ederdi, alıp anneme götürürdüm.🙏🙏💖💖